Bir varmış bir yokmuş. Evvel zaman içinde kalbur saman içinde ülkenin birinde güzeller güzeli bir kasaba varmış. Kasabada yaşayan minnoş mu minnoş, tatlı mı tatlı bir kedi varmış. Bu tatlı kedinin adı Sisi imiş. Bütün kediler Sisiyi severmiş. Sisi bu kasabadan hiç dışarı çıkmazmış. Her günü birbirinin aynısıymış. Sabah erken kalkar bütün gün kasaba içinde dolaşır, arkadaşlarıyla eğlenirmiş.
Bir gün bu durumdan sıkılmış. Yeni yerler yeni şehirler görmek istemiş. Bu isteğini ailesine söylemiş. Ailesi çok kızmış. Kasabadan dışarı çıkarsa başına kötü şeyler gelebileceğini, yabancı insanların ona kötü davranabileceğini söylemişler. Sisi ailesinin söylediklerine çok üzülmüş. Ama başka yerler görme isteği çok yoğunmuş. Düşünmüş taşınmış ailesini ikna etmeye karar vermiş. Annesine babasına diller dökmüş, anlatmış derdini. O kadar çok gitmek istiyormuş ki ailesi Sisi ye izin vermiş. Sisi çok sevinmiş. Havalarda uçuyormuş mutluluktan. Hazırlanmış, derlenmiş, toplanmış ailesiyle vedalaşmış ve çıkmış yola. Az gitmiş uz gitmiş bir şehre gelmiş. Şehirde hiçbir şey kendi kasabası gibi değilmiş.Her yerde yüksek binalar varmış. Yollarda gidip gelen arabalar çokmuş. Şehir içinde etrafına baka baka yürürken bir ara sokakta çöp kutusunun etrafında toplanmış kedileri görmüş. Çok sevinmiş ve koşa koşa kedilerin yanına gitmiş ve onlara gülümseyerek selam vermiş.
'Merhaba. Nasılsınız?' demiş.
'Bu parlak tüylü fare de kim?' diye sormuş içlerinden biri.
'Ben Sisi. Buraya yeni geldim.' demiş.
Kediler Sisinin etrafını çevrelemiş ve gözlerini Sisinin üstüne dikmişler.
'Kalacak yerin var mı?' diye sormuş içlerinden siyah bir kedi.
Bizim tatlı kediyine gülümseyerek 'yok' demiş.
'Gel peşimizden' demiş siyah kedi ve yola çıkmışlar. Yolda yürürken Sisi nerden geldiğini niye geldiğini anlatmış. Siyah kedi durmuş Sisi ye dönmüş:
'Bak ufaklık buralar senin yaşadığın yere benzemez. Burada kimseye güven olmaz. Kendine dikkat et, etrafındakilere dikkat et.' demiş ve yürümeye devam etmişler.
Yıkıntı bir evin içine girmişler ve geceyi orada geçirmişler. Sabah olmuş Sisi uyanmış dışarı çıkmak istemiş. Tam kapıdan çıkarken arkadan bir ses gelmiş.
'Dışarı mı çıkıyorsun?'
'Evet dolaşacağım. Dışarıyı çok merak ediyorum.' dedi Sisi.
'Dikkat et. Buralar senin köyüne benzemez.' dedi siyah kedi ve arkasını dönüp içeri girdi.
Sisi yüzünde bir neşeyle
yürümeye başladı. Yürüdü yürüdü bir köpek yavrusu gördü. Kaldırıma uzanmış yatıyordu. Yavrunun yanına gitti selam verdi.
'Merhaba nasılsın' dedi Sisi.
'Merhaba.İyi değilim annemi annemi kaybettim. Onu arıyorum hiçbir yerde bulamıyorum.' dedi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder